Şimdi şu sırayla gözlerinizi kapayıp, dinlerseniz kendinizi tamamen farklı bir yerde, farklı bir zamanda uçarken bulacaksınız.
Ben yaptım, oldu. Yaklaşık 15 dakika, bulutların arasında süzülmüş gibi oluyor. Ama öyle hafif hafif değil, rüzgar suratınıza suratınıza çarparken kollarınızı açmış serinliği hissetmeye çalışırmış gibi.
Rüzgar çarpa çarpa belki düşüncelerimizi de uyuşturur mu ki.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Ağustos '25 - Yeni Çıkanlardan Beğendiklerim
1 - The Rose (더로즈) – Trauma Tribeca film festivalinde gösterilen The Rose : Come Back to Me isimli belgeselin müziği olarak yayınlanan bir p...

-
20li yaşlarındaki Kim Sol Ah (esas kızımız kendisi) bir tasarım şirketinde çalışıyor, tüm gün oturup müşterilere, firmalara, şirketlere f...
-
Çoook eskiden, şimdinin Polinezya diye adlandırılan adalarından birinde, ada halkının şefinin sevimli mi sevimli kızı Moana, babasının t...
-
Bu diziyi nasıl izlemeye başladığımın serüvenini geçenlerde " saçmalamasam da saçmalasam " yazımda anlatmıştım. O yüzden bu yaz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder