1998 senesinde Busan şehrindeyiz. Park Se Ri kızımız lise ikinci sınıfta. En az kendisi kadar çılgın arkadaşları ile lisenin ve genç olmanın dolambaçlı yollarında hoplaya zıplaya ilerliyor. Aralarına yeni katılan, Seul'den taşınan Han Yun Seok da bu delilerin arasında ne yapacağını bilemez halde dolanıyor alçıdaki bacağı ve koltuk değnekleriyle. Bu neşeli arkadaş grubu, Park Se Ri okulun en yakışıklı ve popüler çocuğuna aşkını itiraf etmeye karar verdiği için var güçleriyle çalışıyor. Ama en önce Se Ri'nin söz dinlemez kıvırcık saçlarına kuaförde mucizevi fönle düzleştirmesi gerekiyor. Kuaför için parayı denkleştirmeye çalışırken de yeni öğrenci Han Yun Seok'a yardım ediyor. Se Ri itirafını yaparken herkes ayrı bir şey öğreniyor kendisiyle ve duygularla ilgili.
Love Untangled, orijinal adıyla 고백의 역사 (itirafın tarihi gibi bir şey oluyor), Netflix'te 29 Ağustos'ta yayınlanan bir film. Oldukça uzun bir süreye sahip, neredeyse 120 dakika. Süresini görünce önce bir korkutuyor ama izlemeye başlayınca akıp gidiyor, ne zaman iki saat geçmiş insan anlamıyor. En azından benim için öyle oldu. Son on-on beş dakikasına kadar hikaye beni aldı sürükledi, eğlenceliydi, keyifliydi ama en önemlisi çok içten, çok tatlı bir hikayeydi. Şimdiye kadarki deneyimlerimden gördüğüm, Güney Kore filmleri dizilerinden oldukça farklı bir havaya sahip oluyor. Ama bu filmi izlerken tam olarak o dizilerdeki tadı aldım. Zaten öyle bir düşünce de gelmedi değil içime, sanki bir 16 bölümlük dizi olacakmış da imkanlar el vermemiş, haydi bari bir film haline getirelim de en azından çekelim izlenebilsin demişler gibi. Bu uzun süresini de ona bağlamak mantıklı geldi mesela.
Aslında hikayesi alabildiğine tanıdık, bildik, daha önce binlerce kez gördüğümüz, izlediğimiz bir hikaye. Deli dolu arkadaş grubu, çılgın kızımızın mükemmel çocuğa aşık olması ama sessiz sakin çocuğun da bu kızımıza aşık olması, aile dramları, üniversite sınavı kaygısı...Ama film bu hikayeyi kendi tatlarıyla harmanlamayı, kendi yöntemiyle pişirip, sonunda aynı malzemelerden kendine has bir yemek yapmayı başarıyor.
Başroldeki Park Se Ri'yi canlandıran Shin Eun Soo'yu 2023'te Twinkling Watermelon'da izlemiştim ilk defa. Burada tanıyamadım (hayır kıvırcık saçlarından dolayı değil :p) çünkü o dizideki karakteri ve haliyle bu filmdeki karakteri çok aşırı farklıydı. Dizide çok etkilenmiştim o halinden, burada da bu sefer bu capcanlı, duygularla dolup taşan halini çok beğendim. Diğer bir başrol Gong Myung'u ilk defa gördüm ama kendisi sektörün eskilerindenmiş. 5URPRISE grubunun bir üyesiymiş. Ama asıl dikkatimi çeken arkadaş grubunun tuhafını canlandıran Yoon Sang Hyeon oldu. Film bittikten sonra ilk onu araştırdım ekranımda ve takip etmeye başladım. Çünkü daha ilk dakikalardan aaa bu Doctor Slump'taki lambada değil miii derken buldum kendimi. Dizide de delinin tekini canlandırmıştı, filmde de inanılmaz manyaktı. Bundan sonra yapacağı işleri gerçekten merak etmeye başladım bu yüzden. Ki bu film, ilk filmi, o dizi de ikinci dizisiymiş. Tüm arkadaş grubunun Busan aksanı çoğu noktada rahatsız edici olabiliyordu gerçi şu an bu çocuğu gözümün önüne getirince hatırladım.
Film ve bu hikaye beni pek sarıp sarmaladı, çok keyif verdi izlerken ve başından sonuna gülümsetirken hatıralara daldırttı. Yine de tüm o samimiyeti içinde parlayacak bir şeyleri eksik kalıyor gibiydi. Sanki bir şeyler daha olsa, adını koyamadığım parmak basamadığım bir şeyler daha olsa film coşup gidecekmiş gibiydi ama olmadı. İlk bakışta gösterilmeye çalışıldığı gibi romantik bir hikaye de değildi mesela. Tamamen bir gençlik, arkadaşlık hikayesiydi. Her şeyin çok masum olduğu, herkesin daha insan olduğu ve dünyanın daha az karmaşık olduğu bir zaman dair bir hikaye bu. Sanırım benim gibi içeride bir yerlerde dokunacak şeyleri olmayanlar için pek izlenesi veya etkileyici bir hikaye olarak gelmeyecektir.





Hiç yorum yok:
Yorum Gönder