12 Ağustos 2018 Pazar

Lee Joon Gi ile 16 bölümlük hukuklu aksiyon: Lawless Lawyer (2108)

Prensiplerine bağlı avukat Ha Jae Yi (esas kızımız) bir gün mahkemede yargıcın verdiği kararı adaletsiz bulduğundan yumruğunu bir güzel geçirir adamın suratına. Eh tabi görevinden uzaklaştırılınca da o süreyi memleketinde, aile evinde geçirmek üzere Ki-Sung'a gider. Ki-Sung da Ki-Sung'dur yani, ufak bir liman kenti, kendi içinde kocaman bir dünya, ne suçlar ne kahramanlar barındırır. Kentin baş yargıcı Cha Moon Sook (büyük kötümüz olan hanım teyze) buraların en güçlü ismidir. O ne derse o olur Ki-Sung'da. Kentin neredeyse tüm sakinleri tarafından inanılmaz sevilen, güven duyulan bir kişiliktir baş yargıç ama bu sadece dünyaya gösterdiği yüzüdür. Diğer yüzü tüm güçleri elinde bulunduran hırs dolu, "7"lerin başkanı olan yüzüdür. Ki-Sung'un en etkili 7 kişisinden oluşan bu topluluk baş yargıç ne derse onu yapar, her şeyden kazanç sağlarlar.
Ha Jae Yi ve Bong Sang Pil
Esas kızımız Ha Jae Yi'nin memleketine döndüğü tam da bu zamanda bir başka hemşehrisi daha kafasında 18 yıldır biriktirdiği intikam planıyla döner Ki-Sung'a: Kanunsuz avukat Bong Sang Pil (esas oğlanımız). Seneler evvel avukat olan annesinin gözlerinin önünde öldürülmesinin ardından kaçıp canını zor kurtaran Bong Sang Pil, Seul'deki çete lideri dayısının yanında hem her türlü kanunsuz işi öğrenmiş hem de azmedip avukat olmuştur. Şimdi annesinin intikamının vakti gelmiştir, geri dönüp kendi bildiği yöntemle adaleti sağlayacaktır. Eh tabi yolu da her türlü Ha Jae Yi ile kesişecektir. Çok farklı yöntemlerin avukatları olan bu iki insan güçlerini birleştirerek Ki-Sung'un bu yozlaşmış düzenini alt üst etmek üzere kollarını sıvar.
Bong Sang Pil, belediye başkanımızla
Lawless Lawyer bu hikayeyi aksiyon ve entrika dolu olarak anlatan 16 bölümlük bir Güney Kore dizisi. 12 mayıs ile 1 temmuz arasında her biri 60'ar dakikalık bölümleri tvN kanalında yayınlandı. Ben ilk başladığında tabiki büyük bir hevesle bekliyordum, Lee Joon Gi'yi geçen yazdan beri (malum şu diziden beri) takip ediyorum ya hani, o sebepten herhalde sanıyorum bir ilk 7-8 bölümü haftalık olarak izledim. Ama sonra bir noktada peff oldum ve işte, bitmesinden neredeyse bir buçuk ay sonra ancak oturup izleyebildim.
Yukarıda özetlemeye çalıştığım hikayesi esasında baya hareketli. Yani hikayenin temeli, kuruluşu, anlatmaya çalıştıkları her bir noktası mükemmel bir şekilde kurulmuş. Temelinde gücü elinde bulunduranları, tepedekilerin yozlaşmasını, sokaktaki insanların nasıl kandırılabildiğini anlatmaya çalışıyor ama bunu annelerini bu yolda kaybeden iki çocuğun büyüyüp, avukat olup, onlarla kendi yöntemleriyle savaşmalarının hikayesinin içine yedirerek yapıyor. Hem romantizm katıyor, hem komedi. Çoğunlukla gerilim ve aksiyon dolu entrikaların çevresinde dönüp duruyoruz ama olayların da önüne geçen bir şey var: Oyunculuklar. Çok çılgın şeyler yapmışlar dizi boyunca her biri.
Hikayeyi bize sayfa sayfa açarak ilerlememizi sağlayan esas kızımız ve oğlanımız güzel bir dinamik yakalamış. Esas oğlan olarak Lee Joon Gi tabiki yine kendine göre bir rol bulmuş, hem son sürat tüm dövüş sanatları hünerini sergileyebiliyor, hem de ağzının kenarıyla sırıtarak hınzırlıklar da yapıyor dramasını ortaya koyuyor. Esas kızımız olarak Seo Ye Ji'yi ben ilk defa izledim ama hem çok duru, hem çok düzgün oynuyormuş, öyle gördüm. Ama en şapka çıkarılacak, ekrana ağzımızı açık baktırtacak rollerde baş yargıç olarak Lee Hye Young ve belediye başkanı olarak Choi Min Soo var. Bu ikisi inanılmaz şeyler başarıyorlar ellerindeki malzemeyle. Ne kadar delice bir şey başardıklarını dizinin ortalarına doğru ilerledikçe fark ediyorsunuz. Çünkü bu kadar ince ince dokunarak oluşturulmuş, keyifle izlenecek hikaye bir bakıyorsunuz duruyor, bir bakıyorsunuz koşuyor. En başlarda güzel bir tempo tutturmuşken sonradan sendelemeye başlıyor. Oysa bu hikayeyle, hele hele bu oyuncularla ortaya devasa bir şey çıkacakken maalesef ortalamada kalıyor bu haliyle. İşte bu durumun içinde bu bahsettiğim oyuncuların ve onların karakterlerinin ortaya koyduğu seyirlik, izlememiz için güç veriyor.
ama sen ne yaman bir şeysin be baş yargıç teyze
Lawless Lawyer yine de oldukça keyifli ve macera dolu bir dizi. Sadece süresi biraz uzun gelebilir, birer saatten 16 bölüm, öyle kısa sürede oturup bitirilemiyor. Ama heyecanlı bir komedi-romantizm dozu iyi ayarlanmış intikam-adalet hikayesi olarak izlemenizi tavsiye edebilirim. En azından ben bu sefer keyif alabildiğim bir Lee Joon Gi dizisi izleyebildiğim için (of aman Criminal Minds aklıma geliyor da içim sıkılıyor gene) memnunum.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bahar Ekinoksu - "Old must be left; New must be adopted; Life must be celebrated"

Ostara veya Eostre veya Eastre, Germen bahar ve şafak tanrıçası. O dönemin akademik yazılarında kendisinden yalnızca bir kez bahsediliyor - ...