Ostara veya Eostre veya Eastre, Germen bahar ve şafak tanrıçası. O dönemin akademik yazılarında kendisinden yalnızca bir kez bahsediliyor - Keşiş Bede, Eostremonath (Nisan ayının eski Anglo-Sakson isimleri) sırasında pagan Anglo-Saksonların onun onuruna düzenlenen festivallere yardım ettiğini belirtiyor. (İki yüz yıl sonra Almanya'da, Charlemagne'ın Hayatı adlı eserinde, Einhard adlı bir keşiş, Nisan ayının eski adını Ostaramonath olarak vermiş mesela.) Almanya'daki bazı yazıtlarda da ondan bahsediliyor ve modern Paskalya tatilinin ismi de ondan geliyor. "Eostre" (Eski Germen dilinde "Ostara") adı, Yunan şafak tanrıçası Eos'la ilişkili aslında ve her ikisinin de kökeni Proto-Hint-Avrupa kökenli bir şafak tanrıçasına kadar uzanabilirmiş, öyle diyorlar.
Jakob Grimm, Teutonic Mythology adlı eserinde "Ostara, Eástre, baharın büyüyen ışığının tanrıçasıydı." diye yazar. Yılın bu zamanında çiy şeklindeki kutsal su veya derelerden toplanan su toplanıyordu; onunla yıkanmanın gençliği geri getirdiği söyleniyordu. Saf beyazlar içindeki güzel bakirelerin eğlenirken görüldüğünü yazar Grimm. Ayrıca Grimm'e göre, Osterrode'un beyaz bakiresi, kemerinde büyük bir anahtar yığınıyla ortaya çıkar ve Paskalya sabahı su toplamak için dereye doğru yürür.
Ostara genellikle genç bir bakire olarak belirtilir - Ember Cooke'un yazdığı gibi, "...çocuk doğurabilecek kadar yaşlı ama anne değil." Çiçeklerle veya yeni yeşilliklerle süslenmiştir ve sıklıkla dans eder. Çoğu zaman neşelidir, ancak aniden yağmura dönüşebilen bahar havası gibi kolaylıkla aniden ciddileşebilir. Baharın kendisi gibi o da kaprisli ama masumdur.
Günümüzde ise "Wheel of The Year"ın bayramlarından biri. Bahar boyunca kutlanan 3 bayram var, 2 Şubat'taki Imbolc, 20/21 Mart'taki Ostara ve 30 Nisan/1 Mayıs'taki Beltane.
Babil takvimi, Mart'taki bu bahar ekinoksundan sonraki ilk yeni ayla, Sümer tanrıçası İnanna'nın (sonraki İştar) yeraltı dünyasından dönüşünün ertesi günü başlıyordu mesela. İştar Kapısı'ndan Eanna tapınağına Akitu adı verilen bir seremoninin olduğu geçit törenleri ve Tammuz (Sümerlerdeki Dummuzi) ile evliliğinin canlandırıldığı ritüeller yapılıyordu.
Pers takvimi de her yeni yıla bahar ekinoksu ile başlıyordu. İran'da hala bu şekilde hatta bildiğim kadarıyla. Navruz olarak kutladıkları bu gün oldukça önemli onlar için. Roma'daki ev arkadaşlarım olan İranlı kızlar yılın bu zamanı hep eve gidiyorlardı kutlamalar için mesela. Hindistan'da da sanırım bu böyle. Japonya'da da bu gün tatil oluyor, insanlar aile evlerini ziyaret ediyorlar.
Kamboçya'daki Angkor Wat'ta ve Meksika'daki Teotihuacan'da bahar ekinoksunda güneşin doğuşu kutlanıyor her yıl.
Bahar ekinoksunda, Teotihuacan'da güneş doğduğunda sabah 7:15 ile 7:45 arasında, Quetzalcoatl Sarayı'nın batı duvarındaki mazgallı siper benzeri yapıya kazınmış ve kırmızıya boyanmış figürler boyunca bir gölge yukarı doğru hareket ediyor. Tasvir edilen figürlerden bazıları, karanlığın yanı sıra ışık ışınlarıyla da ilişkilendirilen bir kuş olan baykuşlar.
Ekinoks sırasında Angkor Wat'ta ise gün doğumunda, batı girişinin önünde duran biri güneşin doğrudan merkezi lotus kulesinin üzerinden yükseldiğini görebiliyor.
Ostara yeni başlangıçların ve büyümenin zamanı. Ostara'nın sembolleri yaşam döngüsünü, büyüme ve bolluk potansiyelini ve aydınlık ile karanlık arasındaki dengeyi temsil ediyor.
“Hail Ostara, white-clad maiden. Snow and ice melt at your gaze, flowers bloom with each soft step. We who late have longed for spring-time, we welcome you at winter's end. I praise you now, O bright Ostara: Earth's cold cover send from here!”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder