kai meyer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kai meyer etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

28 Mart 2012 Çarşamba

Kai Meyer'dan Yedi Mühür Serisi

Tabi var böyle birşey, ben yeni gördüm. Çünkü İthaki taa 2007'de basmış ilk ve ikinci kitabı. Üçüncüsü ise 2011'de çıkmış İthaki'den.
Yedi Mühür serisi, günümüzde Almanya'nın hayali bir kasabasında, Giebelstein'da yaşayan Kyra, Nils, Lisa ve Chris adındaki 12 yaşındaki 4 arkadaşın başından geçenleri anlatıyor. Giebelstein geniş ve engebeli bir arazinin ortasına kurulmuş, küçük bir köy. Ortaçağdan kalma kent duvarları hala duruyor, içindeki binalar ve hemen hemen insanları da pek değişmiş değil o dönemden beri. İlk iki kitabın başında ve sonunda oldukça güzel ve ayrıntılı birer çizimi var köyün ve çevresinin.
Kyra, bu köye göre biraz fazla egzantrik kaçan Kassandra Hala'sıyla yaşıyor. Babası böyle uzaylılar, hayaletler ve daha ne kadar ilginç, sıradışı olay varsa onlarla ilgili çoksatan kitaplar yazan bir profesör. Kitaplardan kazandığı parayla da daha yeni kitaplar yazabilmek adına dünyanın dört bir yanında kuytu köşelerde, çadırlarda, ormanlarda, yıkıntılarda gezinip duruyor. Kyra'nın annesi o çok küçükken ölmüş. En iyi arkadaşları olan Nils ve Lisa kardeşler köyün dışındaki Erkerhof Oteli'ni işleten ailenin çocukları. Bu üçlü tüm vakitlerinde dere tepe dolanıp, kendilerini beladan belaya atıyorlar normalde. Bir gün Kyra'nın bir uçan balıkla onun sahibi olan cadıyı görmesi ile başlayan serüvenlerle köye yeni taşınan Chris de ekibe dahil oluyor ve bu dörtlü Yedi Mühür'ün taşıyıcısı haline geliyor. Yedi Mühür, kötü yaratıklar ve kötü güçler ortaya çıkacağı zaman belirginleşen birer iz halinde kollarında. Yalnız sadece bir tür uyarı işareti olmakla kalmayıp, çocukları artık kötülerle mücadelede sorumlu hale getiren bir güç de oluyor.
İlk kitap Büyücü'nün Dönüşü, Özden Bilgin Arslan tarafından çevrilmiş ve 143 sayfa. Çocuklarla tanışıp, geçmişe dair bilgileri ediniyoruz ve bu sırada korkutucu büyücü Abakus'un dirilişine şahit oluyoruz, uçan balıklı seksi cadılar eşliğinde.
İkinci kitap Kara Leylek, Nafer Ermiş çevirisi ve 144 sayfa. Lisa ve Nils'in anne babasının şehir dışında olmasıyla büyük Erkerhof Oteli'nde hep birlikte yatıya kalan 4 arkadaşın peşlerindeki kocaman kötü kara leylek ile mücadele ederken bir yandan da otelin ve köyün geçmişine dair şeyler öğrenmelerine ve kendi aralarındaki ilişkilerin gelişmesine tanıklık ediyoruz.
Üçüncü kitap Damiano'nun Yeraltı Mezarları, Mustafa Karakuş çevirisiyle 157 sayfa. Bu kitapta çocuklar Kyra'nın babasına eşlik ediyorlar İtalya'nın bir kasabasında. Oradaki eskiden kalma manastır kalıntıları arasında heykeltraş Damiano'nun ve iblislerinin peşine düşüyorlar.
Üç kitapta da Kai Meyer'ın cümlelerine Wahed Khakdan'ın çizimleri eşlik ediyor. Fantastik illüstrasyonlar konusunda oldukça başarılı bir sanatçı Khakdan, kitaptaki çizimler de hikayeye güzel bir hava katıyor. İthaki ayrıca çok güzel basmış, sert kapağa oldum olası bayılırım zaten. Kapak tasarımları hakkında baskıda bir yazı bulamadım ama büyük ihtimalle onlar da Khakdan'a ait olmalı. İç sayfalar, font herşey mükemmel. Kai Meyer 8-12 yaş arası için çok güzel bir fantastik seri yazmış.
Pek sempatik yazar Kai Meyer
Meyer'ın Goethe Enstitüsü'ndeki biyografisi şöyle : "Kai Meyer 1969’da Lübeck‘de doğdu, Rheinland’da büyüdü. Liseden sonra tiyatro, sinema ve televizyon bilimi öğrenimi gördü, bir günlük gazetede gönüllü olarak çalıştı ve birkaç yıl boyunca editör olarak görev yaptı. Bunun yanı sıra kendini kitap yazmaya adadı. Meyer 1995’den bu yana serbest yazar olarak çalışıyor. Bu arada kırk civarında roman yayımlamış olan, senaryo, radyo piyesi de yazan ve çizgi roman çizen yazarın kitapları 17 dile çevrildi. Genç okuyuculara yönelik yazdığı kitaplar arasında şimdiye dek en büyük başarıyı Merle und die Fließende Königin üçlemesi ve Wellenläufer üçlemesiyle kazandı. Kai Meyer bugün ailesiyle birlikte Eifel bölgesindeki bir kasabada yaşıyor." Resmi bir web sitesi KaiMeyer var, ayrıca bir GoodReads yazarı. Ama sitesinde ben bu Yedi Mühür (Sieben Siegel) serisine ait pek bilgi bulamadım. Zaten daha çok genç ve üstüne hitap eden fantastik kitaplar yazıyormuş. Wikipedia'nın yazdığına göre Yedi Mühür serisine dair 11 kitabı var, sonuncusu 2002'de çıkmış görünüyor. Ama sanırım GoodReads'te gördüğüme göre bir 13.falan da mevcut. İthaki 3.kitabı 2011'de bastığına göre gerisini de getirme ihtimalleri vardır diye düşünüyorum.
Bu seri böyle bu ara çok iyi geldi bana. Antik Yunan ve Roma'nın taş yollarında, türlü entrikalarla değişen imparatorlarının savaşlarında kendimi kaybetmek üzereydim, ilaç gibi geldi. Hem Faust'tan başka elime Alman bir yazar almamıştım. Değişiklik oldu, bir yandan da Faun dinledim (Onlar da Almanca söylüyor, yanlış duymuyorsam). Çok çok aşırı mükemmel diyemeyeceğim ama oldukça da güzel olduğunu söylemem gerek yaptıkları müziğin. Çoğu parçalarında tam da hep beklediğim melodileri buldum mesela ben, çok mutlu oldum.
Demem o ki Yedi Mühür serisi güzel kitaplar barındırıyor, ister o deli hayatınızdan şöyle bir sıyrılmak için - bünyeniz de alıyorsa böyle çocukça şeyleri - alın elinize, ister oturun çocuğunuzun yanıbaşına hem siz okuyun hem o dinlemiş olsun.
Bir cuma akşamı Kyra, elindeki çantada uçan bir balık bulunan korkunç bir kadın gördü.

So many books, so little time

Mesela.  En son yazdığımda Pazar akşamıydı. Annemleri yolcu etmiştim sabahında. Pazartesi işe gittim, o hafta için planım her gün sabah ilk ...