5 Mayıs 2020 Salı

Harry Potter ve Felsefe Taşı'nı Bölüm Bölüm Dinliyoruz

Hala böyle şeylere sevinebiliyor olmam güzel. Hala kaybetmemişim demek ki. Neyse sadede geliyorum. Bugün öğlenden sonra youtube'da Wizarding World bir video yayınladı:



Bu kısacık videoyu izlerken önce Eddie Redmayne'i görüp sırıttım. Sonra o sarı kızı görünce bu niye buradaki şimdi dedim. Sonra diğerleri göründü, hee iyi o zaman tamam kitabın audiobook halini bir de böyle yapacaklar herhalde dedim. Şu ara Harry Potter'ın sesli kitaplarını audible'da bedava dinleyebiliyorsunuz sanırım. Ya da ilk kitabı mı ne, hepsini de olmayabilir. Karantina sebebine böyle bir güzellik yapalım dediler. Neyse işte bu oyuncularla da seslendirecekler herhalde derken araya Beckham karıştı. Lan! Yapmayın bana bunu, diyordum ki en sonda Daniel çıktı. Bakın bu çocuk bacak kadarken Harry olduğunda ben liseye başlamıştım. Yani o kadar da ihi ihi ihi olmamam lazım, büyüktüm yani. Ama bu çocuğun suratını görünce - istediği kadar çalı çırpı sakalıyla kaplanmış olsun - Daniel Radcliffe gidiyor, 30lu yaşlarındaki ben gidiyorum, hep beraber eve geri dönmüş oluyoruz. Nerede olursak olalım, kaç yaşında olursak olalım, evimize, Hogwarts'a geri dönüveriyoruz. İşte ekranda durduğu ol 6 saniye boyunca ben yine oraya döndüm.
Anlayacağınız Daniel da dahil böyle değişik değişik oyuncular falan (Stephen Fry, David Beckham, Dakota Fanning, Claudia Kim, Noma Dumezweni ve Eddie Redmayne ilk gördüğümüz isimler) ilk kitabın bölümlerini okuyacaklar tek tek. Video halinde yayınlanacak, Daniel'ın okuduğu ilk bölüm yayında, https://www.wizardingworld.com/chapters/reading-the-boy-who-lived. Ayrıca spotify'da da sadece seslerini dinleyebileceğiz.



Ben ilk bölümü, 25 dakikalık okumasını Daniel'ın bitirdim birkaç saat önce. İlk başta ahh bu çocuk nasıl okuyacak şimdi bunu ne anlar bu kitap okumasından diye başlamıştım dinlemeye. İlk birkaç dakika hölölölö hölölöl diye başladı o da zaten, bir heyecanla çabuk çabuk okuyordu ki sonra rahatladı. O kadar kendini vererek okumaya başladı ki eli kolu durmadı, canlandırdı, karakterlere büründü, gülümsedi, ezberden okudu...Mutlu oldum be. Valla. Offf.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

So many books, so little time

Mesela.  En son yazdığımda Pazar akşamıydı. Annemleri yolcu etmiştim sabahında. Pazartesi işe gittim, o hafta için planım her gün sabah ilk ...