Ben son sürat ödev hazırlıyorum şu an. Salı günü iki tane sunumum, perşembe iki tane daha sunumum var. Cuma'ya bin tane makale okuyup, bir dolu şey araştırıp gitmem gerekiyor derse. Ha bir de salı sabahki derse sayfalarca ingilizce-türkçe çeviri yapıyorum. 2 yaşındaki yeğenim sandalyeme tırmanmaya çalışıyor, yengem bu sabah da kanser olduğuna kendini ikna etmiş halde kalktı. Çikolata kistlerim baya küçülmüş, perşembe günü doktorum öyle dedi. Haplara iki ay daha devam edeceğim. Ama tüm bu yoğunluktan verdiğim 4 tüp kanın test sonuçlarını görüşmek üzere arayamadım doktoru perşembeden beri. Dün de Tuğba aramış, geri dönemedim. Çarşamba akşamına kızlarla sözleştik, nasıl bir halde olurum yanlarına gittiğimde bilmiyorum. Yeliz haftalardır çok özledim diye yazıyor, bir boş vaktin olsun görüşelim diyor. 3 aydır okulla ilgili şeyler dışında hiçbir kitap okumadım. Ve bu hafta cehennem haftası gibi bir şey benim için. Önümüzdeki cumaya kadar tek bir saniye uyuyamam. O yüzden açılışı bununla yapıyorum, haydi eller havaya :)
12 Aralık 2015 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
“We are what we pretend to be, so we must be careful about what we pretend to be.”
Kafam cadı kazanı gibi. Rüyalarla boğuştuğum bir gece geçirdiğimden. Dün annem geldi, onu aldım aştiden. Mutluydum yani, mutluyum. Gece de ...

-
20li yaşlarındaki Kim Sol Ah (esas kızımız kendisi) bir tasarım şirketinde çalışıyor, tüm gün oturup müşterilere, firmalara, şirketlere f...
-
Çoook eskiden, şimdinin Polinezya diye adlandırılan adalarından birinde, ada halkının şefinin sevimli mi sevimli kızı Moana, babasının t...
-
Bu diziyi nasıl izlemeye başladığımın serüvenini geçenlerde " saçmalamasam da saçmalasam " yazımda anlatmıştım. O yüzden bu yaz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder