24 Şubat 2015 Salı

Begin Again (2013)

Wikipedia
"müziği işte bu yüzden seviyorum. en sıradan sahneler bile aniden çok fazla anlam kazanabiliyor. tüm bu sıradanlıklar bir anda harika, parıldayan incilere dönüşebiliyor. müzik sayesinde."
Dibe vurmuş bir müzik yapımcısı-yetenek avcısı Dan şehrin, o kaotik ama mükemmel şehir New York'un ışıklarına bakarken böyle söylüyor yanında onunla birlikte bir kaldırım kenarına ilişmiş acemi müzisyen Gretta'ya. Hakikaten de öyle, en kötü anları bile anlam kazanmış hale getirebiliyor müzik. Öyle ki hayatınızın herhangi bir dönemini tamamen o döneme özgü bir şarkıyla/şarkılarla ifade edebilirsiniz çoğu kez. Bazen de bulunduğunuz yerden kurtarır müzik, nerede olmak istiyorsanız oraya götürür. Nefes aldırır, dayanma gücü verir, paylaşmanızı sağlar, ifade etmenizi sağlar. Belki bu yüzden filmler artık sadece hareket eden resimler değil önümüzde, her bir karelerine anlam katan müzikler olmadan hiçbir şeye benzemeyecekler belki de.
Today.Com
"Begin Again"de Mark Ruffalo'nun sanki kendisiymişçesine rahatlıkla canlandırdığı dağılmış, kaybetmiş ama kabullenmeyen, ayık gezmeyen, ağzından sigarasını düşürmeyen, geçmişin parlak adamı ama fazla zekadan hafif delirmiş Dan'i bir müzik yapımcısı. Genç müzisyenlerin demolarını dinleyip, her gün yeni bir müthiş yetenek daha çıkar mı diye şans kovalıyor. Ama son birkaç yıldır hiçbir şey yakalayamadığından, şirketi elinden gitmek üzere, ortağı onu adeta yaka paça kovuyor. Gretta ise kendisi gibi müzisyen olan sevgilisi Dave'e gelen albüm ve tur teklifinin peşinden onunla birlikte NY'a geliyor. Ama Dave'in "rock star" triplerine girmesi uzun sürmüyor, Gretta'yı bir güzel aldatması üzerine Gretta onu terk edip, kendini bunalıma verip, evine dönme hazırlığına girişiyor. İşte tam da bu sırada, iki kaybetmiş, bir barda rastlaşıyor. Dan, Gretta'nın şarkı söyleyişini duyuyor ve başlıyorlar NY'ın her bir karesinde Gretta'nın şarkılarını kaydetmeye.
Moviefail
Youtube
"Begin Again" son dönemde birçok örneğini gördüğümüz "müzik aşkına filmler" ailesinden. Kendisi de bir müzik grubunda bir süre çalmış-söylemiş olan İrlandalı yönetmen John Carney aynı şekilde 2006 yapımı "Once"ı da yazıp yönetmişti (onu da bir türlü bir baştan sona izleyemedim doğru düzgün, bir gün oturmam lazım başına). Once'ın ulaştığı başarıdan sonra yine aynı formülde bir şey yapmak istemiş gibi, bu sefer tabi Hollywood'un gözdeleriyle çalışabilme imkanını elde etmiş. Mark Ruffalo ve Keira Knightley oldukça naif, güzel bir birliktelik oluşturmuş perdede. Filmin ilk yarısı boyunca iki karakterin son birkaç haftalık geçmişlerine geri dönüşlerle karşılaşıyoruz, bu kısımlarda geri dönüşlerden hikayenin ana zaman çizgisine atlayışlar hafif çiğ duruyor ama, sonuçta sinema açısından çok da bir şey beklemeden izleyebiliriz filmi. Çünkü burda asıl önemli olan müziğimiz, ve müziğin bizim için, herkes için ne ifade ettiği.
TeamProcreate
DailyMail
Mark Ruffalo'nun performasını önceki paragraflarda da belirttiğim gibi, beğendim. Zaten bu filmle birlikte fark ettim ki Ruffalo ne yaparsa yapsın hep üstünde bir içtenlik, bir doğallık taşıyor. O kadar film yıldızı olmayan bir film yıldızı ki, insanda farkında olmadan bir güven duygusu oluşturuyor, sokakta görseniz abi naber diyebileceğiniz bir insan gibi geliyor. Keira için ise tarafsız bir şey söyleyemem artık, beraber büyüdüğüm oyunculardan biri o. "Bend It Like Beckham" ile başlayan tanışıklığımız neleri neleri, ne dönemleri, ne savaşları atlattı. Sadece şeyi söylemeden geçemeyeceğim, film boyunca Keira'ya giydirdikleri herşey o kadar güzeldi, o kadar ona, karaktere özgü hale gelmişti ki bayıldım.
Express
Film "Once" gibi en iyi şarkı dalında Oscar'a aday olmuş ama alamadı (Glory şarkısı ile Selma filmi aldı geçen gece). Yine de boş vaktiniz olursa, şöyle sakin sakin oturayım, güzel müzikler eşliğinde iyi oyuncuları NY'ın keyifli sokaklarında (allahım noluur geri dönebileyim oraya noluuur yaşayayım orada) izleyeyim derseniz, "Begin Again" fena bir tercih olmaz. Ama çok birşey beklemeyin, hatta çoğunuzu sıkabilir, o yüzden geri bile alıyorum dediğimi. Siz bana bakmayın.
Haa, Adam Levine de simsiyah çalı sakallarıyla filmde oynuyor demiş miydim?



IMDb'de Begin Again

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

So many books, so little time

Mesela.  En son yazdığımda Pazar akşamıydı. Annemleri yolcu etmiştim sabahında. Pazartesi işe gittim, o hafta için planım her gün sabah ilk ...