(Yılbaşından önce arkadaşım Tuğba'yla yine dertlerimizden - onun erkek problemleri ve benim de hayal problemlerimden - bahsederken laf Julia Roberts'ın bu tam anlamıyla kültleşmiş filmine gelmişti. Tuğba ısrarla "dişil enerjimizi serbest bırakmaktan" söz ediyordu, bu kadar erkek egemen bir dünyada kendimizi bastırdığımızı, dişil enerjimizi kaybettiğimizi ve aslında bu ruhsal sorunlarımıza sebep olanın bu olduğunu söylüyordu. Bak dedi Pretty Woman'a, o filmdeki Julia Roberts'tan öğrenebilirmişiz. Ben o konuşmamız sırasında da filmi yüzyıllar sonra oturup izledikten sonra da Tuğba'nın neyi kastettiğini anlamadım tabi. O zaman da dedim ona, senin o dediğin dişil enerjimizi serbest bırakırsak bu ülkenin sokaklarında iki dakika hayatta kalamayız, boğazımıza bıçağı dayayıp, bir nehir kenarına bir ormana atıverirler mahvolmuş cesedimizi dedim. Hoş, o enerjiyi zerre kadar kullanmasak da yapıyorlar bunu, burası bir yaratık çiftliği çünkü. Neyse, bağlamdan sapmadan, demem o ki ben enerji falan bilmem. O muhabbetimiz sayesinde onca yıl sonra açıp bir daha izlemiş oldum bu şahane filmi. Önemli olan o.)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
eylülde
Neden hep imkansızı istiyor ki canım? Oysa çok kolay olabilirdi. Elimi uzatsam alabileceğim mesafede duran şeyler. Çok kolay olabilirdi. He...
-
20li yaşlarındaki Kim Sol Ah (esas kızımız kendisi) bir tasarım şirketinde çalışıyor, tüm gün oturup müşterilere, firmalara, şirketlere f...
-
Joo Seo Yeon kızımız bir lisede beden eğitimi öğretmeni. Aynı lisede öğretmen olan Kim Mi Kyung'la tee ortaokul döneminden kankalar...
-
Çoook eskiden, şimdinin Polinezya diye adlandırılan adalarından birinde, ada halkının şefinin sevimli mi sevimli kızı Moana, babasının t...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder