18 Haziran 2013 Salı
Jodorovsky'den "Dune"
Dune serisinin bendeki yeri ayrı, ifade edebileceğimin ötesinde. Tesadüflerin buluşturduğu Arrakis'le olan yolculuğum yıllara yayılı vaziyette, adım adım ilerledim, her defasında bir katmanı açtım derken öbürü belirdi karşımda. Gecelerce uykusuz kaldım, okula bir hayal bulutunun içinde melanj kaplı gözlerle gittim çoğu zaman. Harçlığımı biriktirip o kapkalın kitapları aldım, sonradan yazılanları Kabalcı artık çevirsin diye dua edip durdum. Ve dinimiz Duncan Idaho'yken önce Lynch'in yaptıklarıyla hayalkırıklığına uğradım, sonra SciFi'ınkilerle biraz umutlandım. Ama hiçbiri, hiç kimse o beklediğimiz "cinematical god"u veremedi gözlerimize. Jodorovsky ne yaptı bilemem ama ben hala asıl "Dune"u bekliyorum, bir gün olacak.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
So many books, so little time
Mesela. En son yazdığımda Pazar akşamıydı. Annemleri yolcu etmiştim sabahında. Pazartesi işe gittim, o hafta için planım her gün sabah ilk ...
-
20li yaşlarındaki Kim Sol Ah (esas kızımız kendisi) bir tasarım şirketinde çalışıyor, tüm gün oturup müşterilere, firmalara, şirketlere f...
-
Çoook eskiden, şimdinin Polinezya diye adlandırılan adalarından birinde, ada halkının şefinin sevimli mi sevimli kızı Moana, babasının t...
-
Joo Seo Yeon kızımız bir lisede beden eğitimi öğretmeni. Aynı lisede öğretmen olan Kim Mi Kyung'la tee ortaokul döneminden kankalar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder